9 ay sonra bebeğin adını "ŞAMPİYON" koyalım

Vedat Özkan

19/08/2010
19
AĞU
2010

Hadi yine ve yeniden.. Her Ağustos ayı bizim için yeni bir heyecan, yeni bir başlangıç. Taptaze umutlar, gün görmemiş, yeni sözler, sloganlar.. Bu heyecanın mutlulukla pekişmesi için 15 Mayıs’ı dört gözle bekleyeceğiz. Yolun açık, şansın bol, Allah yardımcın olsun Bolusporum…


Çok değil 3 ay önce ne kadar mutsuzduk. Umutsuzduk, karamsardık. Yeni yönetim,  “O SEZON BU SEZON” dedi, geldi neşelerimiz. Şaka maka derken, şampiyon hocayı aldık. Nadirdir bu hoca Boluspor’a yaramaz diyen. Hem fikir olduk, Levent Eriş ve ekibi için. Başladık transferlere, onu, bunu, şunu al derken yine oldu bir yıldızlar ve gençler karması. Hani sorduk ya bir ara gençleri bu takıma monte edecek misiniz diye. Hatta yetmedi son 3 yılda aldığımız adamların hepsi geldi, gitti, paralarımız boşa gitmişti demiştik. Şimdi bakıyorum A takımın kadrosuna gençler cıvıl cıvıl ağabeyleri ile top koşturuyorlar. Hatta
ağabeyleri de onlara yardımcı olmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Tabiî ki bu işin mimarı Levent hocanın gençlere verdiği önemi atlamamak lazım. Seneye hiçbir şey olmazsa, yaş ortalaması 24 olan ve elimizde bir takımın iskeletini oluşturacak gençlerle yine en iyi işleri yaparız. Gelecek adına şimdiden birkaç adım atmanın keyfini eminim ki ileri de süreriz. 


Gelelim yeni sezondan beklentilerimize. Yaklaşık 1,5 aydır takımı idmanlarda hazırlık maçlarında takip ediyorum. Önceki yıllara oranla çok farklılıklar gördüm.

 

Takım içinde disiplini gördüm.

Kaptandan izinsiz yemek masasından kalkmayan futbolcularımızı gördüm.

Levent hocanın onlarla samimi diyaloglarını gördüm.

Gençlerin ağabeylerine saygısını, ağabeylerin gençlere sevgisini gördüm.

Yönetim teknik heyet futbolcu üçgeninde bağlılığı gördüm.

Levent hocanın idmanda bağırmaktan sesinin kısıldığını gördüm.
Yardımcılarının sıfır hatayı bile yapmamak için idmana yarım saat önce gittiklerini gördüm.

Tesislerden çıkmayan yöneticileri gördüm.

Tatlı dilleri, güler yüzleri gördüm.

Geçen sene Nisanda tatile çıkarız diyenleri değil, “İnşallah” “Hayırlısı” diyenleri gördüm.

Habire tesislerin bakımı için uğraşan ustaları gördüm.
Reklam ve kombine için, para için çalışanları gördüm.
Zaman zaman başkanın heyecandan kara kara düşündüğünü gördüm.
Kurumsallaşma için çalışmaları gördüm.
İçleri kıpır kıpır olan yeni ve eski yöneticileri gördüm.

Yorum yazın
İmlası çok bozuk, büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Çok kısa ve konuyu zenginleştirmeyen yorumlar YAYIMLANMAYACAKTIR.
Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.
Yazarın diğer yazıları